Vize haftasına yaklaştığımızdan ve şu aralar yoğun derecede yerine getirmem gereken sorumluluklar olduğundan ne yazık ki yazı yazamıyorum ama sanırım ölüm ile ilgili kısa bir yazı yazmak şu an anlamlı olacaktır.
Evet, kısa süre önce birini kaybettik ve yaşamlarımızın Tanrılar ve Tanrıçalar tarafından bize bahşedilmiş ne kadar kutsal ve cömert bir hediye olduğunu tekrar anladık. Kaybettiğimiz kişiye tekrar atalarıyla birlikte yürüyebilmesi için, huzur içinde bu dünyayı geride bırakması için dualar ettik ve bir yandan da tekrar doğacağı için mutlu olduk. Unutmayın; yapraklar dökülür, güneş batar, mevsimler geçer, yağmur yağar ve durur. Bu onların bittiği anlamına gelmez. Onlar yok olmaz, sadece bizler onları daha fazla göremeyiz hepsi bu! Zamanı geldiğinde dökülen yapraklar tekrar yeşerecek, güneş tekrar doğacak ve giden mevsim geri gelecektir.
İnsanlar için ölüm böyledir. Birisi öldüğünde bu onun sonsuza dek yok olduğu anlamına gelmez. Ölüm sadece yaşam döngüsünün bir parçasıdır. Yaşam döngüsü devam ettiği sürece insanlar ölmeye devam edecekler. Paganizmde ölen insanların reankarne olacağına inanılır fakat bunun süresi kesin değildir. Örneğin; birisi bu gün ölebilir fakat 100 yıl sonra tekrar dünyaya gelebilir.
Ayrıca şunu da belirtmek isterim ki cennet ve cehennem olayı da farklı biçimlerde Paganizmde belirtilmiştir. Tabi cehennem ateşlerle dolu herkesin yanıp kavrulduğu bir yer değildir veya cennet 70 tane kadınla doyasıya sevişeceğiniz bir yer de değildir. Öldükten sonra iyi ve onurlu bir hayat sürmüş olan bireyler bunun huzuru ile rahat olacaktır fakat dünya üzerinde kötü yaşam sürmüş kimseler ne yazık ki öldüklerinde vicdani rahatlığa kavuşamayacaklar bir nevi dünyada yaptıklarından utanacaklar ve bunun rahatsızlığını hissedecekler diyebiliriz. Peki Paganizme göre ne kötü diye sorarsanız: Hırsızlık, birini öldürmek gibi şeyleri örnek verebilirim.
Diğer bir özel durum ise askerler içindir. Paganizm savaşı asla desteklemez. Eğer problemi savaşmadan halletmenin bir yolu varsa o yol izlenmelidir fakat eğer bir savaş varsa bu savaşta onurunu ve ülkesini korumak için ölen cesur savaşçılar cennete gider. Burada cennet diyorum fakat bunun tabi ki inanç sistemlerinde adı farklı. Örneğin İskandinav mitolojisinde düşen askerlerin Valhalla'ya gittiği söylenir.
Buraya yabancı sitelerden bulup çevirisini yaptığım ölen veya ölmekte olan kişilere edilen duaları da yazıyorum. Böylece Paganizmde ölümü daha iyi anlayacaksınız.
Eski bir Kelt duası:
Dalgaların derin huzuru seninle olsun.
Esen rüzgarın derin huzuru seninle olsun.
Sessiz yeryüzünün derin huzuru seninle olsun.
Parlayan yıldızların derin huzuru seninle olsun.
Sonsuz huzurun derin huzuru seninle olsun.
Yazarı belli olmayan bir Pagan duası:
Sevgili -kişinin adı- artık ölüsün (veya ölen kişiyi rahatlatmak için ediliyorsa "ölüyorsun".)
Ama yalnız değilsin.
Biz burada seninleyiz
Sevgili ölüm seni bekliyor.
Sevgiyle yaşadın,
Sevgiyle gidiyorsun.
Yanında sadece,
Sevgi taşıyorsun.
Sevgimiz sana rehberlik etsin ve yolunu açsın.
Bir Vika duası:
(Bu duayı ederken mumlar kullanılabiliyor.)
Zaman geçti ve çark döndü.
Artık senin için gitme vaktidir.
Tanrılar ve Tanrıçalar ile,
Senden önce yaşamış ataların ile el ele yürüyeceksin.
Yüce annemiz seni,
Kutsal rahmine tekrar kabul etsin.
Yüce babamız seni,
Kutsal bilgisiyle tekrar aydınlatsın.
Onun size kavuşmasına,
Ve onu zarif bir hediye olan yaşamla kutsandığını bilmesine izin verin.
Onun kutsal sevginizi kazanmasına ve
Geride bıraktığı miraslar dünyasında,
Onu hatırlayacağımızı ve seveceğimizi bilmesine izin verin.
O dünyanıza girdiğinde,
Onu sevgi dolu kollarınızla kucaklayın ve,
Tekrar döndüğü evine onu sıcak karşılayın.
Onun sırları öğrenmesi için,
Kadim olanlarla konuşmasına izin verin.
Son adımları atması için ona güç verin.
Bu adımları huzurlu ve asil şekilde atmasına izin verin.
Geride kalan bizler onun ölümü için,
Elbet yas tutmalıyız.
Ama aynı zamanda bilmeliyiz.
O tekrar bütün olmak için,
Kutsal tanrılara ve tanrıçalara dönüyor.
Ağlamalıyız ama aynı zamanda da,
Ona verilen hayatı kutlamak için gülmeliyiz.
Ona ölümün mutlu tarafından da haberdar olduğumuzu ve,
Tekrar mutlu bir şekilde karşılaşacağımızı bildirin.
Ve biz bu mumlarla şimdi.(Burada eğer varsa mumlar yakılır.)
Onun hayat ateşine saygı duyuyoruz.
Bu mumların ateşi sönse bile biliyoruz ki,
O yaşamaya devam ediyor ve onun yaşama ateşi,
Asla sönmeyecek!
Şunu da biliyoruz ki o yeniden doğacak!
Onu elinden tutun ve
Kalbinize yönlendirin.
Çünkü doğru ve adil olan budur.
Sevginize giden yolda,
Şaşırmadan yürümesini sağlayın.
Not: Okuyuculardan özür diliyorum. Şu an saat 1:20 ve çok yorgun olmama rağmen bunları geç de olsa sizlere yetiştirmek için yazıyorum. Umarım söz verdiğim gibi bu paylaşımı akşam yapamadığım için beni affedersiniz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder